Üreme Sağlığı Nedir?

Üreme sağlığı; üreme sistemi fonksiyonlarının ve işlevlerinin en iyi şekilde çalışması durumu olarak bilinir. Bununla birlikte zihinsel ve sosyal yönden de beklenen şartları karşılaması önemlidir. Hem kadınları hem de erkekleri ilgilendiren bu durum, üreme ile birlikte cinsel ihtiyaçları da kapsar. Aynı zamanda kişilerin doyurucu ve özgür bir cinsel hayata sahip olmasını ifade eder. “Üreme sağlığı nedir?” sorusuna özetle bu şekilde cevap verilebilir. 

Üreme sağlığı, sıklıkla konuşmaktan kaçınılan bir konudur; çünkü pek çok farklı psikolojik etkisi vardır. Kişinin kendisini yetersiz hissetmesi, üreme sağlığı söz konusu olduğunda sık karşılaşılan bir psikolojik etkidir. Oysa ki bu sistemde meydana gelen herhangi bir rahatsızlığın yakalandığınız diğer hastalıklardan hiçbir farkı yoktur. Bu bilinçle hareket etmek hem üreme sistemi sağlığınızı hem de psikolojinizi korumanıza yardımcı olur.

Üreme sağlığı tanımı ile ilk kez Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Programı’nda karşılaşılır. Detaylı bir şekilde incelenen konuda aşağıdaki kriterlere değinilir;

  • Üreme sağlığı kavramı
  • Sağlıksız beslenme koşullarının üreme sağlığına olan etkisi
  • Üreme hakları
  • Cinsel sağlık
  • Dönemlere göre cinsellik ve üreme sağlığı
  • Toplumsal cinsiyetin etkileri

Üreme sağlığı önemi ve temel ögeleri ise şu şekildedir;

  • Sağlıklı bir cinsel hayat
  • Üreme organlarının işlevlerini yerine getirmesi
  • Cinselliği baskı ve tabular olmadan özgürce yaşama
  • Planlı şekilde gebe kalarak sağlıklı bir çocuk yetiştirme
  • Bulaşıcı cinsel hastalıklardan korunma
  • Cinsel hastalıkların bulaşması durumunda ihtiyaç duyulan tedaviye erişme

Kısır olan ya da çeşitli cinsel hastalıklar sebebi ile üreme kabiliyeti zarar gören kişiler de dâhil olmak üzere her birey, üreme sağlığı hizmetlerinden yararlanabilir. Çekince ile yaklaşılan bu konu, kişilerin tüm hayatı üzerinde etkilidir. Çekincelerinizin hayat kaliteniz üzerinde olumsuz etki yaratmasına izin vermeden üreme sağlığı konusunda gereken adımları atmaya başlayabilirsiniz. Üreme sağlığı konusunda hizmet veren kurumlar, bilgilerin gizliliğine önem verir. Bu sayede çekincelerinizi kenara koyarak gerekli tetkikleri yaptırabilirsiniz. 

Üreme Sağlığını Etkileyen Faktörler Nelerdir?

Günlük hayatın bir parçası olan pek çok aktivite, kişilerin üreme sağlığını doğrudan etkileyebilir. Bu tip faktörlerden olabildiğince uzak durmak sperm kalitesini artırmanın yolları arasında yer alır. Üreme sağlığını etkileyen faktörlerden kısaca şu şekilde bahsedebiliriz:

Alkol

Üreme sağlığını olumsuz etkileyen faktörlerin başında alkol gelir. Alkol tüketiminin artması erkeklerde sperm kalitesini bir hayli azaltır. Aynı zamanda var olan spermlerin sayısını da etkiler. Bu sebeple çocuk sahibi olmak isteyen kişilerin alkol tüketimine dikkat etmesi gerekir.

Sigara

Sigara dumanı içerisinde pek çok kimyasal madde yer alır. Bu maddeler, üreme sistemine sayısız zarar verir. Çok sayıda sigara içen erkeklerde sperm sayısı ve kalitesi oldukça düşük olur. Böylece üreme sağlığını etkileyerek kişilerin yaşam kalitesinde negatif bir iz bırakır.

Vücut Geliştirici İlaçlar

Bu tip ilaçlar üreme sağlığını etkileyen faktörler arasında yer alır. Testislerde küçülme ve azospermi ile kısırlığa sebep olabilir. Bununla birlikte spermlerin kalitesini de bir hayli azaltması ile bilinirler. Yalnızca erkeklerin değil kadınların da bu tip ilaçlardan kaçınması doğru bir tercihtir. 

İlaçlar

Çocuk sahibi olmak isteyen kişiler kullandıkları ilaçları uzman hekim tavsiyesi ile almaya devam etmelidir. Alerji, soğuk algınlığı, tiroid, diyabet ya da vücut ağrıları için kullanılan ilaçlar üreme sağlığını etkileyebilir. Bu tip durumlarda üroloğunuz ile iletişime geçerek ilaçlar hakkında bilgi alabilirsiniz.

Cep Telefonu

Elektronik cihazların çoğu radyasyon yayar. Bu cihazları pantolon cebi gibi genital organlara yakın yerlerde taşımak üreme sağlığını etkileyen faktörler arasındadır. Bu sebeple cep telefonlarını vücuda temas ettirmeden kullanmak önemlidir. 

Sıcak Ortamlar

Aşırı sıcak ortamlar hem vücut hem de üreme sağlığını etkiler. Erkeklerin testislerini çevreleyen skrotum, organların yüksek ısıya karşı korunmasını sağlar. Sıcak ortamlarda uzun süre bulunan kişilerin testisleri bu durumdan olumsuz etkilenir. Böylece sperm sayısı ve kalitesi de düşmeye başlar.

Psikolojik Sebepler

Kaygı bozukluğu, anksiyete ve endişe, üreme sağlığı sorunlarını artıran faktörler arasındadır. Yoğun tempoda ve masa başında çalışan kişilerde stres oldukça fazladır. Bu durum, sperm kalitesini de etkiler. Öğle tatilinde yapabileceğiniz küçük egzersizler ile mental sağlığınızı destekleyebilirsiniz. 

Ev Temizliğinde Kullanılan Ürünler

Mobilya cilası, yüzey temizleyici, kireç sökücü ya da çamaşır suyu gibi kimyasal maddeler üreme sağlığına etki edebilir. Bu tip ürünleri eldiven ile kullanmak son derece önemlidir. Bununla birlikte ürünlerin etkilerini en aza indirmek için durulama ve havalandırma konusuna da özen gösterilmesi gerekir.

Ev Dekorasyonunda Kullanılan Ürünler

Ev tadilatı ya da dekorasyon sürecinde kullanılan ürünler, pek çok kimyasal maddeyi içerisinde barındırır. Bu maddelere uzun süre maruz kalmak da üreme sağlığını etkileyen faktörler arasındadır. Özellikle boya, tiner ve yapıştırıcı gibi güçlü kokulu ürünler, sperm kalitesini düşürebilir. Bu sebeple gebelik planlayan çiftler, güçlü kimyasallardan uzak durarak üreme sistemlerini korumalıdır. 

Hastalıklar Üreme Sağlığını Etkiler mi?

Üreme sağlığını etkileyen pek çok sebep mevcuttur. Vücutta meydana gelen değişimler, çocuk sahibi olmak isteyen kişilerin kafasında soru işaretleri yaratabilir. Çeşitli hastalıklar, üreme sağlığını doğrudan etkiler. Kısırlık dışında pek çok hastalık, tanı ve tedavi sonrasında etkisini azaltır. Bu sayede üreme sağlığının desteklenmesi mümkün hâle gelir. Çiftlerden biri kısır ise tüp bebek tedavisine de başlanabilir.

Erkek hastalıklarında tedavi sürecinin detaylı bir şekilde değerlendirilmesi önemlidir. Bu konuda uzman bir hekime muayene olarak üreme sağlığınızı destekleyebilirsiniz. Modern tetkiklerden faydalanmak hastalığın hem üreme sistemine hem de vücuda zarar vermesine engel olur. 

Kanser Üreme Sağlığını Nasıl Etkiler?

Kanser, kısırlık başta olmak üzere pek çok üreme problemini beraberinde getirir. Tümörün etkilerine ya da kaygıya bağlı olarak sperm sayısında azalma meydana gelebilir. Bununla birlikte kanser tedavilerinde kullanılan kemoterapiler de sperm kalitesini etkileyen faktörler arasındadır. Uygulanan doz ve tedavi süreci ne kadar uzunsa üreme sağlığı da durumdan o derece etkilenir. Bu etki; ilaç türüne, dozuna ve kişinin yaşına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu sebeple kemoterapiye başlamadan önce çeşitli doğum kontrol yöntemlerine göz atmakta fayda vardır. Kemoterapi tedavisi gören erkeklerin son dozu aldıktan yaklaşık 2 yıl sonra gebelik planlaması önemlidir. Tedavi sürecinde spermlerin yapısında farklılık oluşur ve bebek bu durumdan etkilenebilir. 

Kanser tanısı konulan erkekler, tedavi sonrasında çocuk sahibi olmak isteyebilir. Bu tip durumlarda spermlerin korunması ve kanser tedavisinden etkilenmemesi için çeşitli yöntemlere başvurulur. Konu hakkında uzman hekiminiz ile iletişimde kalarak sizin için en doğru süreci oluşturabilirsiniz. Sıkça başvurulan yöntemlerden bazıları ise şu şekilde;

Sperm Dondurmak

Kanser tedavisine başlamadan önce yapılan sperm dondurma işlemi, erkeklerin tercih ettiği yöntemler arasındadır. Bu yöntem, sperm sayısının az olduğu durumlarda da kullanılır.

Testis Dokusu Dondurma ve Testis Dokusundan Sperm Elde Etme (TESE)  İşlemi

Spermler testis içerisinde yer alır. Semen içerisinde sperme rastlanmayan kişilerde testis dokusu ameliyatla alınabilir. Böylece sperm üreten hücreler dondurularak saklanır.

Radyasyon Koruma Kalkanı

Radyoterapinin zararlı ışınlarından korunmak için kullanılan bir yöntemdir. Bu işlemde koruyucu kalkan, testislerden birini ya da ikisini tamamen sararak koruma altına alır. Böylece spermlerin zarar görmesi önlenir. 

Çölyak Hastalığı ve Üreme Sağlığı

Çölyak hastalığı, gluten proteini içeren besinlere karşı oluşan bir sindirim sistemi rahatsızlığı olarak bilinir. Özellikle genetik yatkınlık nedeniyle ortaya çıkar. Çölyak testi ve endoskopi işlemlerinden sonra rahatsızlığın kesin tanısı konur. 

Yapılan çeşitli araştırmalar, çölyak hastalığının erkeklerde kısırlığa sebep olabileceğine işaret ediyor. Araştırmaların sonucu kesin olmamakla birlikte üreme sağlığında problem yaşayan kişilerin çölyak diyeti uyguladıktan sonra sperm kalitesinde gelişme olduğu gözlemlenmiştir. Glutensiz diyet sayesinde hem üreme hem de vücut sağlığı desteklenebilir. Üreme potansiyelini artıran yöntem, çocuk sahibi olmak isteyen erkeklerin de dikkatini çeker.

Şeker Hastalığı ve Üreme Sağlığı

Şeker hastalığı, diğer adı ile diyabet, sıkça görülen rahatsızlıklar arasında yer alır. Hastalık, vücudun yeteri kadar insülin üretememesi sonucu kan şekerinin yükselmesinden kaynaklanır. İnsülin hormonu, glikozu hücrelere dağıtır. İnsülin yetersizliği sebebi ile testislerde ve üreme kanallarında yeteri miktarda glikoz salgılanmaz. Böylece sperm sayısı, kalitesi ve şeklinde değişimler gözlenir. Aynı zamanda erkek üreme organının olmazsa olmazı testosteron hormonunun azalmasına da sebep olur. Böylece üreme sağlığını her yönden etkiler. 

Kalp ve damar sağlığını da etkileyen şeker hastalığı, cinsel işlevlerin azalmasına da sebep olur. Tıkanan damarlar sonucunda iktidarsızlık ve sertleşme sorunu gibi pek çok cinsel rahatsızlık ortaya çıkar. Uzman bir hekimin tedavi yöntemleri doğrultusunda şeker seviyesini kontrol altına alabilir, üreme sağlığınızı destekleyebilirsiniz. 

Koronavirüs Erkek Üreme Sağlığını Etkiler mi?

Yapılan pek çok araştırma, koronavirüsü ağır geçiren erkeklerde testosteron hormonunun etkilendiğini belirtiyor. Bu hastalığın vücuttaki ana hedefi ACE 2 molekülü olarak bilinir. Bu molekül, erkeklerin testislerinde yer alan hücrelerde oldukça yoğun olarak bulunur. 

Koronavirüs geçiren genç erkeklerde testosteron hormonu seviyesi, hastalığa yakalanmayanlara oranla daha düşüktür. Bu durum, ilişki aşamasında isteksizliği de beraberinde getirir. İlerleyen dönemlerde cinsel fonksiyonlarda bozukluğa da sebep olabilir. Koronavirüsün pıhtılaşmaya sebep olduğu düşünülürse tromboz adı verilen testis damarlarının tıkanması riski de olasıdır.

Maruz Kaldığımız Kimyasalların Üreme Sağlığına Etkileri Nelerdir?

Sağlıklı çocukların dünyaya gelmesini destekleyen pek çok faktör mevcuttur. Bu faktörler arasında ebeveynlerin sağlıklı ortamlarda bulunması da yer alır. Çeşitli yerlerde kimyasal maddelere maruz kalmak üreme sağlığını bir hayli etkiler. Bu sebeple yaşam tarzı, üreme sağlığı bakımından oldukça önemlidir. Zararlı pek çok kimyasal madde, solunum ve temas ile çeşitli yerlere taşınır. Uzun süre maruz kaldığınız takdirde ise hem sizin hem de partnerinizin üreme sistemine ciddi zararlar verebilir. 

Sperm Sayısı

Maruz kalınan kimyasal maddeler, sperm sayısında azalmaya sebep olabilir. Uzun vadede sperm üretimini durdurabilirler. Bu durum, bir yumurtayı döllemek için gerekli olan sperm sayısına ulaşılamayacağı anlamına gelir. Kurşun, yüksek ısı ve radyasyon sperm sayısını azaltan faktörler arasında yer alır. 

Sperm sayısının durumu hakkında bilgi sahibi olmak için testler yapılır. Evde de yapılabilen bu testler ile gizlilikten endişe etmeden üreme sağlığınız hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Sperm testleri son derece risksiz olmaları ile de öne çıkar.

Sperm Şekli

Pek çok kimyasal madde, var olan spermlerin şeklinde farklılık oluşturabilir. Bu tip durumlarda sperm hareketliliği azalır ve rahme ulaşmakta güçlük yaşanır. Karbaril, plastik ve brom buharı gibi maddeler sperm şeklini değiştiren faktörlerden bazılarıdır.

Sperm Transferi

Tehlikeli kimyasal maddeler, üreme sistemine tutunarak pek çok risk doğurur. Bu durumda, spermlerin yok olması veya şeklinde değişiklik meydana gelmesi gözlemlenebilir. Tehlikeli kimyasallar spermlere tutunarak yumurtaya kadar ulaşabilir. Yumurtaya ulaşan kimyasal madde, anne karnında bebeğe ciddi zararlar verebilir.

Kimyasal maddeye maruz kaldığınızda ellerinizi ve yüzünüzü bol su ve sabun ile yıkayabilirsiniz. Kirlenmiş giysileri çıkararak havalandırmak da iyi bir yöntemdir. Kıyafetleri, havalandığından emin olduktan sonra, çamaşır makinesinde yıkayabilirsiniz.

Üreme sağlığını etkileyen tehlikelerden basit yöntemlerle korunmak mümkündür. Üreme sisteminin diğer vücut fonksiyonlarından herhangi bir farkı olmadığının kabulü, bu konuda önlemler alınmasını kolaylaştırır. Bu kabul; çekincelerin, tabuların ve yetersizlik hissiyatının ortadan kaldırılması açısından son derece önemlidir. Böylece kişi; gerekli durumlarda rahatlıkla doktora gidebilir, gerekli tetkiklerin yapılmasından endişe duymaz. 

Üreme Sağlığı İçin Vitamin ve Mineral Desteği Alınabilir mi?

Hem kadınlar hem de erkekler için vitamin desteği son derece önemlidir. Vücuda pek çok fayda sağlayan bileşenler, üreme sağlığını da destekler. Yaşam şartlarının değişmesi ile birlikte sperm yapısında ve kalitesinde de farklılıklar görülür. Bu nedenle vitaminlerden ve minerallerden destek almak herkesin başvurduğu yöntemler arasındadır. Üreme sağlığını düzenleyen pek çok bileşen mevcut. İşte bu bileşenlerden bazıları:

Çinko

Çinko; deniz ürünlerinde, hayvansal gıdalarda ve yeşil yapraklı bitkilerde yoğun olarak bulunur. Yeterli miktarda çinko alımı üreme sağlığını destekler. Eksikliğinde ise kısırlık, isteksizlik ve sperm kalitesinde düşüş gözlenir. Bu tip durumlarla karşılaşmamak için düzenli olarak doğru miktarda çinko desteği alınmalıdır.

Biyolojik bileşenlerden bir tanesi olan çinko, pek çok organda bulunsa da en çok meni (mililitrede 2 miligrama kadar) ve prostat bezi içerisinde yer alır. Kısırlık ve prostat tedavisinde kullanılması ile de adından sıkça söz ettirir. Çinko, özellikle ergenlik dönemindeki genç erkekler için son derece faydalıdır. Bunun sebebi bileşenin testosteron hormonu oluşumunda büyük bir rol oynamasından kaynaklanır. Vücutta yeteri kadar çinko bulunmadığı durumlarda cinsel gelişim sağlıklı şekilde tamamlanamayabilir. 

C Vitamini

Üreme sağlığı ve sperm, C vitamini ile kolayca desteklenebilir. Özellikle bağışıklık sisteminde büyük bir rol oynayan C vitamini, doğurganlığı da artırır. Erkek menisinde bolca bulunan bileşen, spermlerin DNA’sını korur. Böylece her daim sağlıklı sperm oluşumunu destekler. Yapılan araştırmalara göre, düzenli olarak doğru miktarda C vitamini takviyesi alan erkeklerde sperm sayısında ve kalitesinde artış görülür. Aynı zamanda sperm hareketliliğini destekleyerek gebelik planlayan çiftlerin yüzünü güldürür. 

E Vitamini

Vücudu pek çok zararlı organizmadan koruyan E vitamini, üreme sağlığını da destekler. Yağda çözünen vitaminlerden bir tanesi olup spermlerin hücre duvarlarının dış etkenlere karşı korunmasında rol oynar. Bununla birlikte spermlerin hareketliliğine de destek olur. Doğru miktarda alınan E vitamini spermlerin işlevlerini geliştirir. Yapılan araştırmalar sonucunda döllenme oranı düşük spermlere sahip kişilerin E vitamini sayesinde gelişim kaydettiği görülür. 

Selenyum

Selenyum, vücudun ihtiyaç duyduğu antioksidanlar arasında yer alır. Üreme sistemindeki hücrelerde aktif şekilde çalışarak sperm kalitesinin korunmasına katkı sağlar. E vitamini ile birlikte serbest radikallerin etkilerini en aza indirir. Aynı zamanda sperm hareketliliğini destekleyerek rahme ulaşma sürecini de hızlandırır.

L-Karnitin

L-karnitin, vücudun enerji ihtiyacını karşılayan bileşenler arasında yer alır. Yağ hücrelerini enerjiye dönüştürerek gün içerisinde aktif ve zinde kalmanızı sağlar. Pek çok hayvansal ürünün içerisinde L-karnitin bulunur. Doktor tavsiyesi ile alınan takviye, sperm sayısını ve hareketliliğini artırır. Aynı zamanda sperm hücrelerine enerji de verir. 

Sporun Erkek Üreme Sağlığına Etkileri Nelerdir?

Erkek üreme sağlığının gelişmesi spor aktiviteleri ile desteklenebilir. Doğru ve düzenli şekilde yapılan spor, olumlu sonuçları da beraberinde getirir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), yetişkin bireyler için haftada 150 dakika orta seviye egzersizler önerir. Bu sürenin üzerinde yapılan egzersizlerin libido üzerinde olumsuz etkilere sahip olabileceği bilinmektedir. Yapılan pek çok araştırmada, hafif ve orta düzeye sahip egzersizlerin libidoyu yükselttiği belirtilir. Üreme sağlığını desteklemek için bu koşulları göz önünde bulundurmakta fayda vardır. 

Yoğun egzersizlerde fiziksel yorgunluk ve testosteron hormonunda azalma görülür. Aktivite esnasında yüksek sıcaklıklara ulaşmak, spermleri ve testisleri bir hayli etkiler. Fazla sıcağı sevmeyen sistem, sperm sayısını azaltmaya başlar. Var olan spermlerin kalitesinde de düşüş gözlenir. 

Vücutta yağ oranının artması, testosteronların azalmasına sebep olur. Doğru şekilde spor yapan erkeklerde yağlar kasa dönüşür. Yağ oranının azalması ile birlikte kandaki testosteron artış göstermeye başlar. Böylece hormon ile desteklenen kaliteli spermler, kişinin üreme sistemini düzenler. Spor salonlarında yer alan saunalar ise testisleri olumsuz yönde etkiler. Bu sebeple yürüyüş, koşu ve fitness gibi sporları tercih edebilirsiniz. 

Steroid, spor yapan kişilerin sıkça tercih ettiği ürünler arasındadır. Doğru miktarda kullanıldığında steroidlerin cinsel fonksiyonlardaki hareket kabiliyetini artırdığı bilinir. Gereğinden fazla ve uzun süre kullanıldığında ise üreme sağlığına zarar verebilir. Vücuttaki doğal testosteron miktarı normal seviyesinin altına inebilir. Bu da testislerde küçülmelere sebep olur. Küçülen testislerde sperm üretimi de bir hayli azalır. Sperm seviyesi ve kalitesi, ürünü kullanmayı bıraktığınız süreden yaklaşık 4-6 ay sonra normalleşir. Çocuk sahibi olmak isteyen kişilerin bu kriteri göz önünde bulundurması önemlidir.

Erkek Üreme Sağlığı Sözlüğü

Erkek Üreme Sağlığı Sözlüğü, genç ve yetişkin bireylerin üreme sağlığı ile ilgili bilgi edinmesini amaçlar. Aşağıdaki maddelerde, üreme sağlığı konusunda sıkça kullanılan terimler yer alır. Siz de bu terimlere göz atarak aklınızda kalan tüm sorulara cevap bulabilirsiniz. 

  • İnfertilite: Genellikle kısırlık olarak bilinir. Doğum kontrol yöntemi kullanılmadığı hâlde 12 ya da daha uzun bir süre boyunca gebeliğin oluşmaması durumudur. Bu durum kadında ya da erkekte görülebilir.
  • Sperm: Orgazm sonucu erkeğin cinsel organından çıkan meni içerisindeki hücrelerdir. Üremenin başlamasını sağlar.
  • Sperm Testi (Spermiyogram): Erkeklerin sperm kalitesini ve üreme potansiyelini inceleyen bir testtir. Bu testi risksiz bir şekilde ev ortamında yapmak mümkündür.
  • Semen: Bir diğer ismi de menidir. Erkeğin cinsel hazza ulaştığı zaman ortaya çıkan beyaz renkli bir sıvıdır.
  • Sperm Sayısı: Semen örneğinde yer alan spermlerin toplamıdır.
  • Sperm Konsantrasyonu: Semenin bir mililitresi içerisinde kaç adet sperm olduğunu ölçer.
  • Hareketlilik: Semen içerisindeki spermlerin hareket kabiliyetini ve rahme ulaşıp ulaşmadığını ifade eder.
  • Morfoloji: İdeal boyuta ve şekle sahip spermlerin yüzde oranını belirler.
  • Ereksiyon: Penisin cinsel dürtüler sonucunda büyümesi olayıdır.
  • İktidarsızlık: Sertleşme bozukluğu ya da erektil disfonksiyon olarak da bilinir. Cinsel birliktelik esnasında peniste sertleşme görülmemesi veya görülse bile etkisinin kısa sürede azalması durumudur.
  • Ejakülasyon: Bir diğer ismi de boşalmadır. Erkeklerde görülen bu durum, cinsel hazza ulaşıldığı anda semenin vücuttan dışarı atılmasını ifade eder.
  • Prematür Ejakülasyon: Erken boşalma olarak bilinir. Cinsel ilişki başlangıcından yaklaşık 1 dakika sonra görülür. Orgazm hissinin kontrol edilememesi durumunda semenin kısa sürede vücuttan çıkmasını ifade eder.
  • Geç boşalma: Psikolojik ve biyolojik sebeplerin sonucunda boşalma evresinin normalden daha uzun sürede gerçekleşmesi durumudur.
  • Mastürbasyon: Kişinin elleri aracılığı ile kendi kendini uyararak cinsel hazza ulaşmasını ifade eder.
  • Orgazm: Cinsel birliktelik esnasında ulaşılan en yüksek haz, doyum.
  • Aglütinasyon: Spermlerin meni içerisinde kümeleşme hâlidir. Bu tip durumlarda sperm hareketliliği azalır. Dolayısıyla spermlerin rahme ulaşma şansı da azalmaya başlar.
  • Testosteron: Erkeklik hormonunu ifade eder.
  • Astenospermi: Sperm hareketliliğinin normal değerlere göre daha düşük olma durumudur.
  • Azospermi: Meni içerisinde hiç sperm bulunmadığı durumdur. 
  • Normospermi: Spermlerin hareketli ve sağlıklı bir yapıda olduğunu ifade eder.
  • Teratospermi: Şekli farklı ve yeterince sağlıklı olmayan spermleri ifade eder.
  • Oligoastenospermi: Spermlerin sayısının ve hareketlerinin normal seviyeden düşük olduğunu belirtir. 
  • Oligospermi: Meni içerisinde yer alan spermlerin az sayıda olduğunu ifade eder.
  • Vazektomi: Gönüllü sterilizasyon olarak da bilinir. Cerrahi bir doğum kontrol yöntemidir. Sperm kanallarının bağlanması, kesilmesi ya da mühürlenmesi işlemlerini kapsar.
  • Varikosel: Erbezi torbaları, erkeklerde testisleri koruyan gevşek bir cilt torbası olarak bilinir. Bu terim ise torbada yer alan toplardamarların şişerek genişlemesi anlamına gelir. 
  • Kriptorşidizm: Testislerden bir tanesinin ya da ikisinin skrotum torbasının içine inmemesi durumudur. 
  • Klinefelter Sendromu: Genetik bir hastalık olarak kabul edilen durum, hücre bölünmesinin sağlıklı şekilde yapılmadığı anlamına gelir. Bu durum sonucunda erkeklerde fazladan bir X kromozomu olduğunu ifade eder.
  • İn Vitro Fertilizasyon: Embriyo transferi olarak bilinir. Gebelik düşünen partnerlerin sıkça tercih ettiği bir yöntemdir. Bu işlem, yumurtanın ve spermin laboratuvar ortamında birleştirilmesini ve döllenmenin sağlanmasını kapsar. Döllenen yumurta rahim içerisine yerleştirilerek gebelik başlatılır.